Vali Şerif Yılmaz Bucak ilçesinde, İşadamı Mehmet Cadıl'ın Lisans Yerleştirme Sınavı’nda Türkiye 32'incisi olan Hasan Nafi Orun'a araba hediye ettiği ödül törenine katıldı.
Hayırsever iş adamı Mehmet Cadıl Eğitime % 100 destek kapsamında yapımını üstlendiği Bucak Mehmet Cadıl Anadolu Lisesi’nden geçen yıl mezun olan ve girdiği LYS’de Türkiye 32’incisi olarak ilimize gurur yaşatan Hasan Nafi Orun’a araba hediye etti.
Hayırseverimizin adını taşıyan okulda düzenlenen ödül törenine başta Vali Şerif Yılmaz olmak üzere Milletvekili Bayram Özçelik, Milletvekili Reşat Petek, Kaymakam ve Bucak Belediye Başkan V. Yalçın Sezgin, İl Emniyet Müdürü Arif Çankal, İl Jandarma Komutanı Albay Orhan Kılıç, İl Genel Meclisi Başkanı Muzaffer Bağcı, ilçe - belde belediye başkanları, ilçe müdürleri, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, öğrenciler ve veliler katıldı.
Hayırsever Mehmet Cadıl’ın ailesinin ve Türkiye 32’incisi olan Hasan Nafi Orun’un ailelerinin de katıldığı programda duygu dolu anlar yaşandı.
Programda hayırsever Cadıl, Türkiye 32’incisi Orun ve Vali Yılmaz konuşma yaptılar. Konuşmaların ardından Vali Yılmaz tarafından hayırsever iş adamına eğitime verdiği desteklerden dolayı plaket takdiminde bulunuldu. Plaket takdiminin ardından Cadıl ailesi ve öğrencimizin ailesinin hazır bulunduğu törende, hayırsever Mehmet Cadıl tarafından Hasan Nafi Orun’a hediye ettiği arabanın anahtarını teslim etti. Arabanın ruhsatını teslim eden Vali Yılmaz'da Hasan Nafi Orun'dan trafik kurallarına uymasını istedi.
İşadamı Cadıl programda yaptığı konuşmasında bu gururu, onuru kendilerine yaşatan Orun’a teşekkür etti. Hasan Nafi Orunda yaptığı konuşmada üzerinde emeği olan başta okulu yaptıran Mehmet Cadıl olmak üzere, öğretmenlerine, arkadaşlarına, idarecilere ve pansiyonda kaldığı sürede aşçısından, temizlikçisine kadar üzerinde emeği olan herkese teşekkür ediyorum dedi.
Vali Yılmaz programda yaptığı konuşmada, “Bugün 2017 2018 eğitim öğretim yılının açılış günündeyiz. Bugün bismillah dedik çocuklarımız okula kavuştu. Arkadaşlarına kavuştu, öğretmenlerine kavuştu. Yine aynı şekilde öğretmenlerimiz evlatlarına kavuştu. Hamdolsun okullarımızı kazasız belasız bir şekilde açmanın onurunu yaşıyoruz. Bugün program farklı bir şekilde cereyan etti. Geçen yıl 2016-2017 eğitim öğretim yılı sonunda Lisans Yerleştirme Sınavında burdur ilimizden dört öğrencimiz ilk yüze girdiler. Ben bütün Öğrencilerimi tebrik ediyorum. Bucaktan var, Gölhisar'dan var, Burdur merkezden var. Okullar itibariyle söylüyorum. Sabah açılış törenimizde de söyledim. Bu başarı 268 okulumuzun başarısıdır. Sadece bir iki okul değil ilimizin genelinin başarısıdır. Emeği geçen herkese, başta öğretmenlerimiz olmak üzere velilerimize teşekkür ediyorum. Bu başarıları elde eden öğrenci arkadaşlarımızı, gençleri ayrıca tebrik ediyorum. Çünkü çalışma olmazsa, öğrencilerimiz bu azmi göstermezlerse biz ne kadar uğraşırsak uğraşalım bunu yakalamamız mümkün değil bu nedenle gençleri canı gönülden tebrik ediyorum. Cenabı hak ömür boyu muvaffakiyetlerini nasip etsin.
Tabi burada eğitimde belli bir seviyeyi yakalamak kolay bir iş değil. Hem devletin imkanları, hem hayırseverlerimizin eğitime % 100 destek kapsamında içinde bulunduğumuz Mehmet Cadıl Anadolu Lisesi gibi, kurum ve kuruluşlarla beraber eğitime yapılan yatırımlarla beraber biz topyekun burdur da belli bir seviyeyi yakaladık. Eğitim kenti olduk. Bunda bütün herkesin emeği var. Düne kadar ilk 10’lara ilk 20’lere 30’lara giremeyen burdur, bugün gerek TEOG’ta inşallah kalkacak. Lisans Yerleştirme Sınavı olmak üzere ilk üçlere girdik. İşte ilk yüzün içerisine giren dört tane pırıl pırıl gencimiz var. Bu başarılar eğitime yapılan yatırımla oluyor. Bugün burdura hükümetimiz tarafından gönderilen ödeneklerle baktığınız zaman 15 yıl içerisinde 122 milyon TL’ki bütçenin % 20'si eğitime ayrılıyor, bu paydan geliyor. Sabah açılışta da söyledim. Daha önceleri ülkemizin milli bütçesi, parlamentomuz tarafından kabul edilen bütçenin en fazla payı savunma sanayisine ayrılıyordu. Savunma sanayi de değil, Milli savunmamız için alınacak olan askeri birliklerimiz için alınacak olan silah, harp araç gereçlerine, mühimmata ayrılıyordu. Bu alınanlarla da biz 30 yılı aşkındır terörle mücadele etmeye çalıştık. Ama bugün anladık ki terörle mücadeleyi niye başaramadığımızı çok daha net bir şekilde milli harp sanayimizi geliştirdiğimiz andan itibaren ortaya çıkmaya başladı, anlamaya başladık. Bugün PKK terör örgütü ile mücadele de kullandığımız araçların bir kısmının yedek parçasını bugün ithal ettiğimiz, bütçemizin büyük bir kısmını harcadığımız savunma sanayisini geliştirdiğimiz ülkeler bize yedek parça vermiyorlar. Çünkü sen diyor PKK'ya karşı bu silahları kullanıyorsun ben senin PKK’ya karşı silah kullanmanı istemiyorum diyor. Bu yetmezmiş gibi PKK'yla mücadele ettiğimiz bir dönemde aynı ittifak içinde bulunduğumuz bir devrede NATO içerisinde bulunmamıza rağmen bize silah yedek parçasını vermeyenler tırlarla PKK'ya silah gönderiyor. Buna rağmen bütçenin % 20’sini eğitime ayırmasına rağmen, ülkemiz bugün savunma sanayinde milli silahlarımızı üretmeye başladı. Yıllarca insansız hava araçlarını bize vermediler. Belli bir dönem verildi, yazılımı başka bir ülke üzerinden yapıldı. Bize gelen istihbarat bilgileri ilk önce o ülkeye gidiyordu. Birilerinin çok sevdiği 15 Temmuz günü bu millete kurşun yağdıranların hamisi, abisi, babası, anası ne ise güneydeki güzel ülke diye bahsettiği ülkeden gelen bilgiler sonrası biz operasyona gidiyor idik. Taki milli harp sanayimizi geliştirdikten sonra biz bugün itibari ile söylüyorum, gerek insansız hava araçlarımız, gerekse silahlı insansız hava araçlarımızla teröristler görüldüğü andan itibaren tepesine kurşunları bombayı yağdırıyoruz. Gerek İHA'larla gerekse F16 larla gerekse fantomlarla onun için şehidimiz olmuyor. Onun için operasyona çıkarken yolda benim askerim polisim güvenlik korucusu yaralanmıyor. Ama bu ülkenin bölünmesi ve parçalanması için gece gündüz işbirliği yapan işbirlikçileri bu durumdan rahatsız oluyorlar. İnsansız hava araçlarıyla biz terörist öldürüyoruz. Bunu açık söylüyorum biz yıllarca operasyona gönderdiğimiz polisimiz askerimiz arkadaşlarımız burada zırhlı araçları bulamadığımız dönemde dahi arkadaşlarımız gittiler çatıştılar. Bu topraklar vatanımız olarak kalıyorsa şehitlerimizin sayesinde, şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Onların sayesinde biz bugün bu töreni burada yapıyoruz. Onların sayesinde bugün biz okullarımıza gelebiliyoruz. Onların sayesinde biz eğitim öğretimi devam ettiriyoruz. Aldığımız nefeste onların hakları var hiçbir zaman unutmayacağız.
Sevgili gençler bu anlattıklarımı sizlerin de bilmesi lazım yaşadığımız dünyayı çok iyi algılamamız gerekiyor. Hükümetimiz bu kadar uluslar arası baskıya rağmen kendi milli harp sanayisini geliştirmesine rağmen bütçenin % 20’sini eğitime tahsis ediyor. İnsana yapılan yatırımın en büyük yatırım bilinciyle hareket ediyor. Bu nedenle bugün burada ilimizde sadece bucak merkezde bir okulumuzun inşaatı nedeniyle ikili eğitim öğretim var. Bunun dışında bütün okullarımızda tekli eğitim var. Bugüne kadar bu başarıyı elde etmişsek bugün eğitimde marka kent olmuşsak hükümetimizin ilimize ve ülkemize yapmış olduğu yatırımlar sayesindedir. Sayın Başbakanımızın talimatı var. Bütün illerde üç yıl içerisinde ikili eğitim tamamlanacak bitecek dedi. Hamdolsun Burdur olarak bu talimata uygulayan ilk illerden alt yapısını tamamlayan ilk illerden bir tanesiyiz. Buna rağmen bu yetmedi hala şuan itibari ile 30 adet yeni yatırımımıza devam ediliyor ki bununda toplam maliyeti 166 milyon TL’dir. Bununda altı adedi sömestir başında eğitime hizmetine başlayacaktır. Bunlar sadece okul değil artık sosyal tesisler ile beraber, spor salonuyla beraber kaliteli bir eğitim öğretim yapılması için gereken her alt yapıyı içinde barındıran okullarla, eskisi gibi sadece kibrit kutusu gibi binaları yapıp biz okul açtık demiyoruz. Spor salonlarına varıncaya kadar sosyal donatılarına varıncaya kadar sizler şanslısınız siz bir hayırseverin yapmış olduğu okulda okuyorsunuz. Diğer okullar da bu yokken bugün hamdolsun devlet olarak bunları da yapıyoruz artık.
Özellikle buradan şunu ifade etmek istiyorum. Cadıl ailesine teşekkür ediyorum. Aile bireylerinin tamamının aynı duygu ve düşüncede olduğundan dolayı bu başarı yakalanıyor. Birisi alttan çekmeye kalksa diğeri yapmakta zorlanır. Baba da, ana da, evlatlar da, torunlar da aynı duyguyu paylaşıyor. Okullarını yapmalarına rağmen okulu yaptık bıraktık demiyorlar. Vaatlerinin yanında okullarımızın ihtiyaçlarını görmeye devam ediyorlar. Burada ayrıca bir özellik ilk yüze giren herkes araba alıyor. Liseyi bitirdiğinizde araba sahibi olacaksınız. Önünüzde fırsat var. Ananıza, babanıza yalvarmaya da gerek yok. İlk yüze girin arabalarınızı burada hep beraber teslim edelim. Çünkü Mehmet bey kendisi de söyledi. Siz bir verirseniz Cenabı hak size on verir. Bunu hayatınızın bir kenarında bu işi yaşayan tecrübe edinen birisi olarak sizlerle paylaştı. Bizler de aynısını söylüyoruz. Veren el olmaya çalışın. Çalışın kazanın azda olsa vermeye alışın. Siz ne kadar verirseniz, karşılığını kat kat fazlasıyla alırsınız. Hiçbir zaman zarar etmezsiniz. Hem bu tarafta hem öbür tarafta rahat edersiniz.
Biraz önce bir hususu paylaştım paylaşma sebebim yakın zaman önce 15 Temmuz'u yaşadık. Bu ülke işgal edilmeye çalışıldı. Orada sizin yaşlarınız da gençlerimiz tankların topların önüne durdu. Bu milli birlik ve beraberliğe her zaman ihtiyacımız var. Çanakkale savaşlarında 253 bin şehidimiz oldu. Çanakkale'den sonra 1915'te bazı okullarımız mezun veremedi. Tıbbiye mezun veremedi. Bazı liseler mezun veremedi. Çünkü öğrencilerin çoğu savaşa gitti orada şehit oldu. Unutmayın, Türkiye Cumhuriyeti'nin geleceği sizlersiniz. Sizler ne kadar başarılı olursanız şurada duran büyüklerimiz olarak anneniz, babanız, aile fertleriniz, kardeşleriniz olarak sizlerden çok daha fazla biz mutlu oluruz. Siz bizlerden daha iyiyi başarmak zorundasınız. Siz büyük bir devletin mirasçılarısınız. Siz sadece kendiniz değilsiniz. Mesul olduğunuz bir medeniyetin varislerisiniz. Bu varisler olarakta sizler en iyisini en güzelini yapmak zorundasınız. Bu başarıları yakalamak için beraber çalışmamız gerekiyor. Bu başarıları yakalarken bugün itibari ile de sabahta ifade ettim. Burdur genelinde derslik başına düşen öğrenci sayımız ana okullarda 20, ilkokullarda 17, ortaokullarda 18, liselerde 20’dir. Bu biraz önce söylediğim yatırımlarla oldu. Gerek merkezi hükümet, gerekse yerelde özel idaresinin kaynaklarını kullanmak suretiyle harcadığımız paralar ve bunun dışında da bugün itibariyle dört adet daha hayırseverimizle yapılan protokol çerçevesinde okul inşaatları bitmek üzere, hayırseverlerimizin yaptırdığı okullarla beraber oldu.
Ben başta Mehmet Cadıl olmak üzere ailesine huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Bu arkadaşlarımızın gençlerimizin yetişmesinde emeği geçen bütün öğretmen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Velilerimize teşekkür ediyorum, çünkü bu iş birliği ile elbirliğiyle gönül birliği ile bu hedefleri yakalayabiliyoruz. Bunda herkesin emeği vardır fedakarlığı vardır çalışması vardır diyorum. Cenabı hak bu çalışmanın karşılığını hiçbir zaman eksik bırakmaz.
Yine bildiğiniz gibi zenginliği istediğine vereceğim ilmi talep edene veririm diyor Cenabı hak. Onun için talep edin çalışın muhakkak ki başaracaksınız. Senenin başındayız daha zaman kaybetmedik. Bu saatten itibaren artık sizler Türkiye'nin geleceği için nasıl biz şu anda gece gündüz çalışıyorsak. Vekillerimizle idarecilerimizle başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere gece gündüz demeden bu millet için çalışıyorsak, sizlerde yarın bu şekilde çalışacaksınız. Onun için sizler bugünden kendinizi hazırlayın, yarın sizlerin omzunuzda Türkiye Cumhuriyeti Devleti çok daha yükseklerde olacaktır.
Arabayı kullanırken de tavsiyemiz olması lazım. Sayın Başbakanımızın her zaman söylediği bir laf var, “yolların kralı olmaz kuralı vardır”. Şimdi bölünmüş yollarla beraber özellikle Burdur’da BSK dediğimiz sıcak asfaltla beraber yolların konforunu çok yükselttik. Tabii ki kurallara riayet etmeyenler zaman zaman çıkıyor özellikle bayram trafiğinde hem emniyetten, hem jandarmadan arkadaşlarımız gerçekten çok yoğun bir şekilde çalıştılar bayramda çok şükür ölümlü trafik kazası olmadan bayramı atlattık. Ama bayram sonrası zaman zaman bu hadiseler oluyor. Kurallara uymak suretiyle bütün sürücülerimizden hassasiyet ve anlayış bekliyorum. Kaybettiğimiz canı geri getirme şansımız yok. Kurallar sadece kendimiz için değil karşımızdaki insanların güvenliği içindir. Bu açıdan da baktığımızda kurallara uyacak şekilde kullanacağız. İki arabayı buldum çok fazla gezeceğim demeyeceksin.
Bu yıl ilk yüze giren dört öğrencimiz de istedikleri okullara girdiler. Tercih ettikleri okulları kazandılar. Ben tüm kazanan kazanamayan gençlerimizi tebrik ediyorum. Yine aynı şekilde başarılı bir şekilde devam edeceksin, sen bir örneksin Ağlasun’un merkezinden fakir bir babanın çocuğu olarak Türkiye’de ilk yüze girdin. Yine geçen hafta içerisinde gittik kendisinde tebrik ettim ve ödüllendirdim. Liseyi okuyamayıp açık Öğretim Lisesi okumak suretiyle liseyi bitiren kızımız 6 bin kişi arasından 27 kişinin alınacağı Mimar Sinan Üniversitesi grafik tasarım bölümüne sekizinci olarak girdi.
Bu azmin bu başarıların devamını diliyorum. Yine ailelerimizi de ayrıca tebrik ediyorum. Allah ileride güzel işleri bu ülke için bu millet için yapmayı size ve tüm gençlerimize nasip etmesini diliyorum. Tekrar hayırlı olsun. Katılımınızdan dolayı misafirlerimize teşekkür ediyorum. Yeni eğitim öğretim gençlerimize öğretmenlerimize hayırlı olsun diliyorum" dedi.